UBA/(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Gezi Davası tutuklusu Tayfun Kahraman’ın maruz kaldığı kötü muameleye ilişkin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sert eleştirilerde bulundu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın cezaevinde yaşadığı kötü muameleye dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kahraman’ın sağlık kontrollerine götürülürken jandarma aracında kelepçeli halde uzun süre bekletilmesi ve fenalaşmasına rağmen kelepçelerinin sıkılması konusuna dikkat çeken Gökçen, hükümete sert eleştiriler yöneltti.
Tayfun Kahraman’ın Gezi olayları sırasında mesleki sorumluluğunu yerine getirdiğini vurgulayan Gökçen, “Kahraman, bir şehir plancısı olarak halkın taleplerine kulak vermiş ve hükümetle diyalog süreçlerini makul bir şekilde yürütmüştür. Hakkında hiçbir somut suç isnadı bulunmayan bu insan, sadece siyasi bir hükümle cezaevine konulmuştur” dedi.
Gökçen, Tayfun Kahraman’ın sağlık durumu ve yaşadığı kötü muameleye de dikkat çekti. Kahraman’ın MS hastası olduğunu hatırlatan Gökçen, “Sıcakta, güneş altında, ellerinde kelepçeler sıkılı bir şekilde uzun süre bekletiliyor. Hastalığını bildirmesine rağmen kelepçesi gevşetilmiyor, tam tersine daha da sıkılıyor. Bu muameleyi vicdanınız nasıl kabul ediyor?” ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a yönelik sert eleştirilerde bulunan Gökçen, şu soruları yöneltti:
• “O görüntülerden hiç mi utanmadınız?
• Tayfun Kahraman, Sednaya hapishanesinde olmadığı için mi bu kötü muamele hoş görülüyor?
• İşkence ve kötü muameleye dair uluslararası raporların yayımlanmasına neden engel oluyorsunuz?
• IŞİD’çi katilleri serbest bırakanlar, neden bir babayı kızı Vera’ya kavuşturmamakta ısrar ediyor?”
Tayfun Kahraman’ın maruz kaldığı kötü muameleye dair soruşturma izni verilmediğini belirten Gökçen, bu durumun hükümetin işkence ve kötü muameleye karşı tutumunu açıkça ortaya koyduğunu ifade etti. “Adalet Bakanı bu sorulara cevap vermekten kaçınıyor. Ancak unutulmamalıdır ki adaleti sağlamayanlar, er ya da geç hesap verir” dedi.